Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam
Zeynel TOROS
Köşe Yazarı
Zeynel TOROS
 

Tetikçi, İftiralara Devam Ediyor

Dün köşe yazımda gündeme taşıdığım bir hadise ses getirmiş olmalı ki kendisine “gazeteci” diyen Üçkardeş, bugün yine bir köşe yazısı kaleme alarak algıya devam etmiş. Senin maksadın kamu yararı olsa bunları yazmazsın. Senin gayen kendi yararın! Kendini Dev Aynasında Görüyorsun Şahıs kaleme aldığı köşe yazısında şurada bunu yaptım, şurada çalıştım demekle kendisini dev aynasında göstermeye çalışmış. Eskiler, eşeğe altın semer vurmakla, eşekliğinden bir şey kaybetmez, dermiş. Mesele eşeklik değil. Mecaz bir mana var. Ne demek istedim, sen anla. Yıllardır gazetecilik yapıyor olmak, ahlaklı bir gazeteci olmak demek değildir. Yıllar insana tecrübe katabilir; ama kişiyi ahlaklı kılmaz, demek istedim. İnsan olmak ayrı adam olmak apayrı işler. Bir belediye başkanı hakkında iftira içerikli yazı yazdın. Elbette ki yargı önünde bedelini ödeyeceksin. İki kuruş menfaat uğruna masada bir zenne misali kıvıracak tipler bana ahlak dersi veremez. Akrabanı zabıta yaptıramadığın için kudurmuşsun. Sonra da halk kahramanlığına oynuyorsun. Hikâyeci seni! Tetikçilik Neymiş İyi Bilirsin Gazetecilik bölümünü okumak ya da yılların gazetecisi olmakla bu hataları yapıyorsan vay o zaman gazeteciliğin haline. Senin, kimin don lastiği olduğunu biliyorum. Benim siyasi görüşümü yediden yetmişe herkes bilir. Yazmama lüzum yok. Ben doğrudan tarafım. Hakkaniyet ne ise onu da söyledim. Seni kudurtan bu. Makul düşünce nedir, bilmediğin için benim siyasete ve belediyeciliğe bakış açımı anlamakta zorlanıyorsun. Yılların gazetecisisin; ama anlama kapasiten yok. Ben CHP'li değilim; fakat yiğidin hakkını yemem. Ahmet Serkan Tuncer Beyefendi gibi sayın Vahap Seçer de seçimlerde halk nezdinde meşruiyetlerini ispatlamış ve tazelemiş isimler. Aslanlar gibi çalışıyorlar. Aksini inkar eden yalancıdır... Mersin kararını vermiş; sen ise çıkıp millet bunlardan razı değil demeye getiriyorsun. Yesinler senin yazılarını. Bugün seçim olsa değişen bir şey olmayacak. Sen ve senin gibi gazeteciler yine çıldıracaksınız. Bu milletin sorunlarını konuşmaya cesaretiniz yok. İşini aslanlar gibi yapan adamlara dil uzatıyor, ayak bağı oluyorsun. Yazdıkların Çöp; Ama … Senin çöpler başını ağrıtacak. Hukuk nezdinde ispatı mümkün olmayan her iddia başa bela olabilir. Cimer iptal etti, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma açtı diye algı yapmıştın. Yılların gazetecisisin; ama hukuktan anladığın da yok. Zamanla anlayacaksın. İddialarını kaleme alırken tabiri caizse “Ahmet Serkan Tuncer'den çıt çıkmıyor” demiştin. Hemen ardından belediye açıklama yaptı. Derhal yazı kaleme alıp “sözümün arkasındayım” diyorsun. Hani sayın Tuncer sessiz kalmıştı? Niye böyle entrikalara giriyorsun, cik cik kuşu seni. İddianı ortaya attın ve algını yaptın. Neden beklemiyorsun. İnsanlara konuşma hakkı dahi tanımaya tahammülün yok. Mezitli Belediyesi'nin, senin iddialarına karşı yayınladığı cevap seni ürküttü ki tutuşmaya başladın “yılların gazetecisi” seni. Ahmet Serkan Tuncer Layüsel Değildir İnsanlar yaptıklarının hesabını bu ülkenin yargı merciine öder. Sen yargıç mısın ki insanı yargılamaya çalışıyorsun! Ahmet Serkan Tuncer nerede ev yahut villa alacağını sana mı soracak? Adamın parası varsa sana ne? Bu ülkenin yargı mercii yok mu? Ya da sen “ben, adam da yargılarım” demek istiyorsun, sanırım. Hadsiz! İnsanlar sahip oldukları mali imkanlar dairesinde memleketin en güzel ya da ücra köşesinde bir mülk edinebilir. Bunda seni ilgilendiren nedir? Ya da sayın Tuncer'e “belediyenin parasını zimmetine geçirdiği” iftirasını atıyorsun. Böyle birşey olsa yazarsın bilirim; ama Ahmet Serkan Tuncer’i yanlış tanımışsın. Yanlış tanıtmışlar sana başkan Tuncer'i. Erdemli’de oturuyormuş. Ne yani, görevini mi ihmal ediyor? Erdemli'den Mezitli'ye gelmek zor olmuyor mu, başkan? Desen, anladım. Sen, gazetecilikte düştüğün seviyesizliğin farkında mısın Üçkardeş! Varsa elinde bir bilgi, savcılığın adresini biliyorsun. Ayrıca sayın Ahmet Serkan Tuncer ile ilgili iddialarına gerekli açıklamayı kendisi ve avukatı yapacaktır. Koskoca TBMM’de sayın Tuncer'e atılan iftiralar boşa çıktı. İddia sahipleri müfteri oldular. Elbette, sen de rezil olacaksın. Bugünlerin tadını çıkar; yargı kararını verince konuşmaya yüzün olmayacak. Sonra “yılların gazetecisiyim” diye geçinmeye devam! Aba Altından Sopa Göstersen Ne Yazar Henüz, Mezitli Belediyesi üzerinden gündeme taşıdığın iddianın mahkeme aşaması başlamadan çıkıp yeni iddialar diziyorsun. Dizici seni. “Ey Ahmet Serkan Tuncer, senden bana ekmek çıkmazsa, ben de sana yapacağımı bilirim” diyorsun. Hakikaten, iyi niyetli biri olsan o iddialarını mahkemeye taşırsın. Merak etme Ahmet başkan bu işi mahkemeye taşıyacak. Sen taşırsan o vakit ciddiye alırım seni. “Helal olsun, adam yargıya taşıdı” derim.  Bundan daha güçlü bir habercilik metodu mu var? İddianı mahkemeye taşıyorsun ve o belgelerle “ben yazdıklarımın arkasındayım” diyorsun. Kral hareket olur. Fakat sen kara propaganda yapmayı ilke edinen biri olarak yalana sarılmaktan öteye gitmiyorsun. Ben köşe yazılarımda Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı'nı defaatle göreve davet ettim birçok konuda. Nicesine soruşturma açıldı. Bunlardan biri de Büyükşehir Belediyesi'nin bir daire başkanlığı ile ilgili idi. Bunun yanı sıra yakın zamanda Mersin Büyükşehir Belediyesi hakkında defaatle eleştiri kaleme aldım. Sen çıkıp benim şahsımı “para alıyor” iftirası üzerinden küçük düşürmeye çalışıyorsun. Şahsım hakkındaki iddialarını ispatlamayan şeref yoksunudur! Hodri meydan! Çobanın düşünce dünyası güttüğü koyunun kıçı kadardır, derler. Senin de öyle. Sen önce gazetecilik ahlakını öğren. Şantaj ve tetikçilikle bu işler olmaz.
Ekleme Tarihi: 14 Haziran 2025 -Cumartesi
Zeynel TOROS

Tetikçi, İftiralara Devam Ediyor

Dün köşe yazımda gündeme taşıdığım bir hadise ses getirmiş olmalı ki kendisine “gazeteci” diyen Üçkardeş, bugün yine bir köşe yazısı kaleme alarak algıya devam etmiş. Senin maksadın kamu yararı olsa bunları yazmazsın. Senin gayen kendi yararın!

Kendini Dev Aynasında Görüyorsun

Şahıs kaleme aldığı köşe yazısında şurada bunu yaptım, şurada çalıştım demekle kendisini dev aynasında göstermeye çalışmış. Eskiler, eşeğe altın semer vurmakla, eşekliğinden bir şey kaybetmez, dermiş. Mesele eşeklik değil. Mecaz bir mana var. Ne demek istedim, sen anla.

Yıllardır gazetecilik yapıyor olmak, ahlaklı bir gazeteci olmak demek değildir. Yıllar insana tecrübe katabilir; ama kişiyi ahlaklı kılmaz, demek istedim. İnsan olmak ayrı adam olmak apayrı işler. Bir belediye başkanı hakkında iftira içerikli yazı yazdın. Elbette ki yargı önünde bedelini ödeyeceksin. İki kuruş menfaat uğruna masada bir zenne misali kıvıracak tipler bana ahlak dersi veremez.

Akrabanı zabıta yaptıramadığın için kudurmuşsun. Sonra da halk kahramanlığına oynuyorsun. Hikâyeci seni!

Tetikçilik Neymiş İyi Bilirsin

Gazetecilik bölümünü okumak ya da yılların gazetecisi olmakla bu hataları yapıyorsan vay o zaman gazeteciliğin haline. Senin, kimin don lastiği olduğunu biliyorum. Benim siyasi görüşümü yediden yetmişe herkes bilir. Yazmama lüzum yok. Ben doğrudan tarafım. Hakkaniyet ne ise onu da söyledim. Seni kudurtan bu. Makul düşünce nedir, bilmediğin için benim siyasete ve belediyeciliğe bakış açımı anlamakta zorlanıyorsun. Yılların gazetecisisin; ama anlama kapasiten yok. Ben CHP'li değilim; fakat yiğidin hakkını yemem.

Ahmet Serkan Tuncer Beyefendi gibi sayın Vahap Seçer de seçimlerde halk nezdinde meşruiyetlerini ispatlamış ve tazelemiş isimler. Aslanlar gibi çalışıyorlar. Aksini inkar eden yalancıdır...

Mersin kararını vermiş; sen ise çıkıp millet bunlardan razı değil demeye getiriyorsun. Yesinler senin yazılarını. Bugün seçim olsa değişen bir şey olmayacak. Sen ve senin gibi gazeteciler yine çıldıracaksınız. Bu milletin sorunlarını konuşmaya cesaretiniz yok. İşini aslanlar gibi yapan adamlara dil uzatıyor, ayak bağı oluyorsun.

Yazdıkların Çöp; Ama …

Senin çöpler başını ağrıtacak. Hukuk nezdinde ispatı mümkün olmayan her iddia başa bela olabilir. Cimer iptal etti, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma açtı diye algı yapmıştın. Yılların gazetecisisin; ama hukuktan anladığın da yok. Zamanla anlayacaksın.

İddialarını kaleme alırken tabiri caizse “Ahmet Serkan Tuncer'den çıt çıkmıyor” demiştin. Hemen ardından belediye açıklama yaptı. Derhal yazı kaleme alıp “sözümün arkasındayım” diyorsun. Hani sayın Tuncer sessiz kalmıştı? Niye böyle entrikalara giriyorsun, cik cik kuşu seni. İddianı ortaya attın ve algını yaptın. Neden beklemiyorsun.

İnsanlara konuşma hakkı dahi tanımaya tahammülün yok. Mezitli Belediyesi'nin, senin iddialarına karşı yayınladığı cevap seni ürküttü ki tutuşmaya başladın “yılların gazetecisi” seni.

Ahmet Serkan Tuncer Layüsel Değildir

İnsanlar yaptıklarının hesabını bu ülkenin yargı merciine öder. Sen yargıç mısın ki insanı yargılamaya çalışıyorsun! Ahmet Serkan Tuncer nerede ev yahut villa alacağını sana mı soracak? Adamın parası varsa sana ne? Bu ülkenin yargı mercii yok mu? Ya da sen “ben, adam da yargılarım” demek istiyorsun, sanırım. Hadsiz!

İnsanlar sahip oldukları mali imkanlar dairesinde memleketin en güzel ya da ücra köşesinde bir mülk edinebilir. Bunda seni ilgilendiren nedir?

Ya da sayın Tuncer'e “belediyenin parasını zimmetine geçirdiği” iftirasını atıyorsun. Böyle birşey olsa yazarsın bilirim; ama Ahmet Serkan Tuncer’i yanlış tanımışsın. Yanlış tanıtmışlar sana başkan Tuncer'i.

Erdemli’de oturuyormuş. Ne yani, görevini mi ihmal ediyor? Erdemli'den Mezitli'ye gelmek zor olmuyor mu, başkan? Desen, anladım. Sen, gazetecilikte düştüğün seviyesizliğin farkında mısın Üçkardeş! Varsa elinde bir bilgi, savcılığın adresini biliyorsun.

Ayrıca sayın Ahmet Serkan Tuncer ile ilgili iddialarına gerekli açıklamayı kendisi ve avukatı yapacaktır. Koskoca TBMM’de sayın Tuncer'e atılan iftiralar boşa çıktı. İddia sahipleri müfteri oldular. Elbette, sen de rezil olacaksın.

Bugünlerin tadını çıkar; yargı kararını verince konuşmaya yüzün olmayacak. Sonra “yılların gazetecisiyim” diye geçinmeye devam!

Aba Altından Sopa Göstersen Ne Yazar

Henüz, Mezitli Belediyesi üzerinden gündeme taşıdığın iddianın mahkeme aşaması başlamadan çıkıp yeni iddialar diziyorsun. Dizici seni.

“Ey Ahmet Serkan Tuncer, senden bana ekmek çıkmazsa, ben de sana yapacağımı bilirim” diyorsun. Hakikaten, iyi niyetli biri olsan o iddialarını mahkemeye taşırsın. Merak etme Ahmet başkan bu işi mahkemeye taşıyacak. Sen taşırsan o vakit ciddiye alırım seni. “Helal olsun, adam yargıya taşıdı” derim. 

Bundan daha güçlü bir habercilik metodu mu var? İddianı mahkemeye taşıyorsun ve o belgelerle “ben yazdıklarımın arkasındayım” diyorsun. Kral hareket olur.

Fakat sen kara propaganda yapmayı ilke edinen biri olarak yalana sarılmaktan öteye gitmiyorsun. Ben köşe yazılarımda Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı'nı defaatle göreve davet ettim birçok konuda. Nicesine soruşturma açıldı.

Bunlardan biri de Büyükşehir Belediyesi'nin bir daire başkanlığı ile ilgili idi. Bunun yanı sıra yakın zamanda Mersin Büyükşehir Belediyesi hakkında defaatle eleştiri kaleme aldım. Sen çıkıp benim şahsımı “para alıyor” iftirası üzerinden küçük düşürmeye çalışıyorsun. Şahsım hakkındaki iddialarını ispatlamayan şeref yoksunudur! Hodri meydan!

Çobanın düşünce dünyası güttüğü koyunun kıçı kadardır, derler. Senin de öyle. Sen önce gazetecilik ahlakını öğren. Şantaj ve tetikçilikle bu işler olmaz.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve torostimes.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.